Sabah Namazı Vakti, Birçok kimse sabah namazının kılınma vakti öğle ezanına kadar kılınır diyerek, namaz kılan kişilerin namazlarını kazaya bırakarak günaha girmelerine neden olurlar. Öyleyse sabah namazı kılma vakti ne zamana kadar devam eder?
Sabah namazı vakti, kabul edilen dört mezhepte aynı şekilde şer'i gecenin bitiminde başlar ve güneş doğana değin devam eder.
Güneş doğduktan sonra sabah namazının kılınma vakti çıkmış olur. Ancak sabah namazı belirtilen vakitte kılınmazsa, kazaya bırakılmış olur. Bu durumda şer'i özrü olmayan bir namazı kaza etmek büyük günahtır. Güneş doğduktan hemen sonra vaktine değin herhangi bir namaz kılınamaz ve sabah namazının kazası da hiçbir şekilde bu vakitte kılınamaz. Ancak güneş doğduktan 50 dakika sonra namazın sünneti ile kazası yapılabilir. Bu durum öğle ezanına 20 dakika kalana kadar kazası kılınabilir.
Bir hadis-i şerifte buyruldu ki: (Cebrail Aleyhisselam, bana imam oldu fecr doğarken sabah namazını, güneş tepeden ayrılırken öğle namazını, her şeyin gölgesi kendi boyu kadar uzayınca ikindi namazını, güneş batar batmaz akşam namazını ve şafak kararınca yatsı namazını kıldık. Ertesi günü sabah namazını hava aydınlanınca; öğle namazını her şeyin gölgesi kendi boyunun iki katı uzayınca; ikindi namazını bundan hemen sonra, akşam namazını oruç bozulduğu zaman, yatsıyı gecenin üçte biri olunca kıldık. Sonra ya Resulallah, namaz vakitleri budur. Ümmetin, beş vaktin namazını, bu kıldığımız vaktin arasında kılsınlar' dedi.
) (Ebu Davut)
Başka bir hadis-i şerif meali ise şöyle
(Namaz vakitlerinin ilki ve sonu vardır. Sabah namazının vakti, fecr doğunca başlar, güneş doğunca sona erer.)
Yukarıda anlatılan ikinci sıradaki hadis-i şerifte sabah namazı vakti çok açık olarak anlatılmaktadır. Sabah namazını cemaatle kılarken iyice ortalığın aydınlanması ile kılınması eftaldir. Bir hadis-i şerifte. (Sabah namazını hava aydınlanınca kılmanın sevabı daha büyüktür) buyruldu.
Bizlere türlü nimetler vererek yoktan var eden Allah (Cc) biz kullarına bahsettiği günün bazı bölümlerinde dünya işlerine bir müddet ara vererek kendisini hatırlayıp anmak için belirli vakitlerde namaz kılınmasını emretmiştir. Bu yüzden namaz ibadeti belli vakitlerde ve istenildiği gibi yapılması emredilen bir ibadettir. Kılınan namazların arasında da sabah namazının önemi ve yeri bambaşkadır. İki cihan selveri Peygamber Efendimiz (Sav) bir hadisi şerifinde (Sabah namazını kılan kimse Allah'ın himayesindedir.) bu hadisi şeriften de anlaşılacağı gibi sabah namazının önemi ve rahmeti oldukça büyüktür.
Bizler için Allah'ın (Cc) himayesinde olmak, bu dünyada ve de ahirette Rabbimizin teminatı ve koruması altında olduğumuzu gösterir. Allah'ın himayesi altında olanında himaye eden alemlerin Rabbin'e ve emirlerine karşı sorumlulukları bulunmaktadır. Kulun Allah'a verdiği sözlerini hatırlayarak yerine getirmesi ve kulluk görevlerini hiçbir zaman unutmayarak uygulaması gerekmektedir. Aksi taktirde yanlış olan her konuda hesaba çekilineceğini Peygamber Efendimiz (Sav) tarafından hatırlatılmıştır.
Sabah namazını vaktinde kılmak biz Müslümanlar için oldukça önemlidir. Çünkü bu vakitte rızkların dağıtıldığı, taksim edildiği, yapılacak duaların redde dilmeyerek kabul edildiği, bereketin ve rahmetin en bol olduğu gerek beden ve ruh sağlığı açısından oldukça mühim ve önemli bir zamandır. Uykunun oldukça derin bir vakti olduğu için uykudan kalkarak namaz kılmak sevap bakımından da oldukça bereketlidir.
Sabah namazı vakti, imsak ile girer ve güneşin doğması ile sonra bulur. Fakat Hanefi mezhebine göre sabah namazını hava hafif aydınlanıncaya kadar beklemek, Şafi mezhebine göre ise daha erken, hava aydınlanmadan kılmak faziletlidir.
Hanefilere göre sabah namazının ortalık hafifçe ışıdıktan sonra kılınması daha eftal olduğu için, sabah namazı imsak arkasından hemen kılınma maktadır.
Bu nedenle imsak vakti çıktıktan hemen sonra ezan okunmaz. Bir müddet beklenerek namaza başlanma vaktinde ezan okunur. Bunun nedeni insanların namaz kılınacağı vakti bilerek cemaatle namazlarını kılsınlar diye. Ancak ezanı beklemekte mecburi ve şart değildir. İmsak çıkar çıkmaz da namaz kılınabilir.
Sabah namazını kılarken veya tam olarak namaz bitmeden ortalık aydınlanarak güneş doğarsa Hanefi mezhebine göre namaz geçerli olmaz ve kerahet vaktinden sonra tekrar kılmak gerekmektedir.
Sabah namazını vaktinde kılamayan bir kimse güneş doğduktan sonra kerahet vaktini bekleyerek vakit öğle namazına gelmeden kılarsa namazın sünnetiyle birlikte yani dört rekât olarak sünnetini ve farzıyla birlikte kılarak kaza etmesi gerekmektedir.
